Thursday, May 17, 2007

From the Panama Diaries

3.01.2007
Coronado beach, Panama

Deniz kenarinda oturuyorum, günesten gölgeye geçtim. Biliyorsun fazla dayanamiyorum günesin altinda kalmaya...ancak kuruyana kadar. Okyanusa bakiyorum, kulagimda Eykah Badu "He became the sun I became the moon", ve karsimda çok eski bir balikçi teknesi. Hayatimda böylesini görmemistim, sanki eski bir filmden firlamis gibi! Pastan rengi garip bir kahveye dönüsmüs ve kanatlanir gibi demirleri her iki yandan çikarak sularin üzerinden bakiveriyor atlayan baliklara. Kuslar tünemis direklerin her bir yanina. (Bu arada iPod'umu ilk kez shuffle'a aldim ve çok güzel sürprizlerle karsilasiyorum). Kendi dünyama kapaniyorum, etrafimda insanlar konusuyor, oynuyor, bebek fotograflari çekiyor sürekli (tanrim, bundan daha yorucu bir aktivite olabilir mi?). Dalgalar gittikçe daha yakina vuruyor. Balikçi teknesi ise uzaklasiyor, koynunda baliklar, kollarinda kuslarla birlikte.
Uzun zamandir özgür olmak için içime kapanma ihtiyaci duymamistim, susmayi. Sessiz olup kendi kendime olmayi. "Rahat birakin, istemiyorum, evet eglence size göre bu ama benim için yanliz kalmak sikilmak anlamina gelmiyor". Bunu ama anlatamazsin, insanlar bos seylerden hoslaniyor, bizim zevk aldigimiz seyler ise bos geliyor onlara. Anlatmak gereksiz, sende biliyorsun. Balikçi teknesi kayboldu, okyanus ise kumsali iyice islatarak bizide yavasça kovuyor. Sesimi tek duyan oymus demek.

1 comment:

Erinc Salor said...

Her yaz'in kendince bir esansi olur. Herbiri farklidir bir oncekinden ve bir sonrakine de benzemeyecektir. Gecen yaz, bir istista olmadigini kanitlamak icin bolca vakit buldu kendine. Odamdan denizi izleyebildigim ilk yaz. Gunumun cogunu tornavida vs. kullanarak gecirdigim ilk yaz. Bir kadini boylesine ozledigim ilk yaz. Ilk mevsim. Boylesine guneyde farkli yildizlar vardir ve gokyuzu bizi ortak referanslardan mahrum birakiyor, ancak bir sekilde birbirine baglanan denizlere-okyanuslara bakarken bir ortak nokta buluyor dis dunyada, iclerinde beraber olan kalpler. Duygularina kelimeler kazandiran sarkilar ve zaman zaman kelimelerimizi bulusturan bu mucizevi ag tuttu sanirim bizi hayatta. Birbirimizden boylesine ayri kalmamaya soz verdiren 'tatil' boyunca. Bu yaz ogrendigim en onemli sey belki, herseyin gibi, ozlemin de sevgili, kimseye benzemiyor.